Hacker Manifestosu… 08 Ocak 1986 tarihinde Amerika Birleşik Devletleri’nde The Mentor isimli hacker tarafından yazılmıştır.
Manifestoyu hazırlayan kişinin amacı gerçek hacker felsefesini ve dünya anlayışını dünya halkına ve devlet organlarına göstermek ve yayınlamaktı. O günden sonra Hacker Manifestosu diğer bütün büyük hackerların örnek olarak “Astalavista” ya da “CCC“ ( Chaos Computer Club) tanıdığı bu Yönetmeliğe hackerlar uymak zorundadırlar. Bu yönetmeliğe sadece profesyonel hackerlar değil bütün amatör hackerlar da uymaya çalışırlar.
Gelin Türkçe’sine bakalım bu manifestonun…
Bugün bir diğeri daha yakalandı. Boydan boya gazetelerdeydi.
“Bilgisayar suçu skandalında bir delikanlı tutuklandı”
“Banka hasarından sonra bir hacker tutuklandı”
Lanet olası çocuklar. Hepsi birbirinin aynı.
Ama siz üç parçalı psikolojinizle ve 1950’lerden kalma tekno beyninizle hiç bir hacker’ın gözlerinin arkasından baktınız mı? Onu bu kadar sert yapan, onu buna zorlayan, onu böylesine bir kalabakalığa döken neydi diye hiç merak ettiniz mi?
Ben bir hacker’ım, dünyama buyrun…
Benim dünyam okul ile başlıyor… Birçok çocuktan daha akıllıyım, bize öğrettikleri bu saçmalık beni sıkıyor…
Lanet olası başarısızlar. Hepsi birbirinin aynı.
Orta okulda veya lisedeydim. Hocaların bir kesiri nasıl indirgendiğini anlatışlarını on beşici kez dinlemiştim. Onu anladım.
“Hayır,Bay Smith, size ödevimi göstermedim, ben onu kafamdan yaptım…”
Lanet olası çocuk. Muhtemelen kopya çekti. Hepsi birbirinin aynı.
Bugün bir keşif yaptım. Bir bilgisayar buldum. Bir saniye, bu çok enteresan. Ne yapmasını istersem onu yapıyor. Eğer hata yaparsa, onu ben beceremediğimdendir.
Beni sevmediğinden değil…
veya benden korktuğundan değil…
veya benim çok akıllı bir fırlama olduğumu düşündüğünden değil…
veya öğretmeyi sevmediğimden ve burada olmaması gerektiğini düşündüğünden değil…
Lanet olası çocuk. Bütün yaptığı oyun oynamak. Hepsi birbirinin aynı.
Ve sonra oldu…
“İşte bu… Benim ait olduğum yer burası…”
Buradaki herkesi biliyorum… Onlarla hiç karşılaşmamış, hiç konuşmamış, onlardan bir daha ses çıkmayacak olsa dahi… Hepinizi tanıyorum…
Lanet olası çocuk. Telefon hattını yine meşgul ediyor. Hepsi birbirinin aynı.
İnanamayacaksınız ama hepimiz birbirimizin aynısıyız… Bizler okulda terslendik. Öğretecek bir şeyleri olan azı bizi istekli öğrenciler olarak buldu. Fakat bu azı çöldeki damlacıklar gibiydi.
Bu bizim dünyamız şimdi… Elektronun ve elektrik düğmesinin dünyası, bilgi aktarım hızının güzelliği. Karcı oburlar tarafından yönetilmeseydi pul kadar ucuz olabilecek, zaten var olan bir sistemi kullanılır hale getirdik ve siz bizi suçlu olarak ifşa ettiniz.
Biz araştırdık…
ve siz bize suçlu dediniz.
Bilgiyi aradık…
ve siz bize suçlu dediniz.
Biz tenimizin rengi olmadan varolduk, milliyetsiz, hiç bir dine ait olmadan…
ve siz bize suçlu dediniz.
Atom bombası ürettiniz, savaşlara girdiniz, cinayet işlediniz, hile yaptınız ve bize yalan söylediniz ve bunların bizim yararımıza olduğuna inanmamızı sağlamaya çalıştınız ve biz hala suçluyuz.
Evet, ben suçluyum.
Suçum merakımın bir parçası.
Benim suçum insanları söyledikleri ve düşündüklerine göre yargılamak, neye benzediklerine göre değil.
Benim suçum sizleri daha akılcı kılmaktı, ki bu nedenden dolayı beni hiç bir zaman affetmiyeceksiniz.
Ben bir hacker’ım ve bu benim manifestom. Bu bireyi durdurabilirsiniz ama hepimizi durduramazsınız…
Hepimizden öte, hepimiz birbirimize benziyoruz.
The Mentor(8 Ocak 1986)
Bilim ve Teknoloji alanındaki diğer haberler için buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz…